Filistinli direniş güçlerinin 7 Ekim’de başlattığı Aksa Tufanı Operasyonu’na karşılık İsrail Gazze’de sivilleri hedef alan yoğun bir bombardıman yürütüyor. Bombardımanın ikinci haftasında İsrail güçlerinin El- Ehli Baptist hastanesini vurması tepkilerin yükselmesine neden oldu.
İsrail’in, Gazze’deki el-Ehli Baptist Hastanesi’ne düzenlediği ve yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği saldırıya birçok ülke ve uluslararası kuruluştan kınama gelirken Batı basını okurlarını saldırıyı İsrail’in yapmadığına ve saldırıdan Filistinli direniş örgütlerinin sorumlu olduğuna ikna etmeye çalıştı.
GAZZE’DEKİ HASTANE SALDIRISININ SONUÇLARI
The New York Times, İsrail’in Gazze’de hastane bombalamasının yarattığı sonuçları haberleştirdi. Korkunç bombardımanın ardından İslam dünyasında meydana gelen protesto eylemlerini yazan gazetenin haberi şöyle:
“Binlerce protestocu, Gazze’deki bir hastanede meydana gelen patlamada yüzlerce Filistinli sivilin hayatını kaybetmesinin ardından salı gecesi ve çarşamba günü Orta Doğu’nun dört bir yanında keder, öfke ve dayanışma içinde yürüdü. İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri kanıtların Filistinli militan grup İslami Cihad tarafından atılan hatalı bir rokete işaret ettiğini söylese de, protestocular için İsrail’in suçlu olduğuna dair çok az şüphe vardı. Halen kanıtları inceleyen müfettişler, patlamanın kökenine ilişkin hangi nihai sonuca ulaşırsa ulaşsın, birçok Arap için acı gerçek değişecek gibi görünmüyordu: Gazze’yi bombalayan ve 11 gün önce Filistinli militanların İsrail’de öldürdüğünden çok daha fazla sivili öldüren İsrail önceki intikam kampanyalarındaki orantısız matematiği tekrarlıyordu. İki milyon Filistinli sivili, hak örgütlerinin Gazze’nin açık hava hapishanesine dönüştüğünü söylediği yere tıkan ve Filistinlilerin devlet kurma şansını sistematik olarak ortadan kaldıran yine İsrail’di. Ve pek çok Arap’a göre İsrail’in daha önce yaptığı ihlalleri gizlemek gibi bir geçmişi vardı. İsrail’in başdestekçisi ABD’nin suçu Filistinlilere atması ve Batılı haber medyasının ölümler nedeniyle İsrail’i kınamaması, protestoculara göre seslerini yükselterek kayıtları düzeltmek için bir başka nedendi.”
HASTANE SALDIRISI ‘HAMAS YALANI’
The Wall Street Journal ise İsrail’in hastane bombalamasını bir ‘Hamas yalanı’ olarak niteledi. Gazetenin ‘Hamas’ın hastane yalanı ve savaş kanunları’ başlıklı haberi şöyle:
“Başkan Biden’ın çarşamba günü İsrail’de yaptığı konuşma dünyaya duyması gereken iki gerçeği iletti: Gazze’deki bir hastanenin önünde meydana gelen trajik ölümlere bir Filistin füzesi neden olmuştur ve ABD İsrail’le dayanışma konusunda tereddüt etmemiştir. Başkan dikkatleri olması gerektiği yere, Hamas’ın savaş kanunlarını ağır bir şekilde ihlal etmesine çekti. Bu kanunlar şimdi İsrail’in elini kolunu bağlamak için çarpıtılıyor ve bu da Batı’nın geneli için sonuçlar doğuruyor.”
Gazete bununla da yetinmeyerek, İsrail’in hastane saldırısını ‘Hamas’ın propaganda başarısı’ olarak sundu ve uygar ulusların belirlediği savaş suçlarını Hamas ve Hizbullah’ın işlediğini öne sürerek İsrail’in ‘meşru müdafaa hakkı’nın reddedilmemesi gerektiğini vurguladı.
‘İSRAİL KANIT GELMEDEN SUÇLANDI’
The Washington Post ise İsrail’in Gazze’deki hastane bombardımanından kanıt gelmeden önce suçlandığını iddia etti. Gazete şöyle yazdı.
Salı günü Hamas, el Ehli Hastanesinde meydana gelen patlamaya kadar kayda değer bir enformasyon savaşı zaferi kazanamadı. Gazze’de Hamas idaresindeki Filistin Sağlık Bakanlığı, patlamadan derhal İsrail’in bir hava saldırısını sorumlu tuttu ve 500 sivilin öldürüldüğünü iddia etti. Bu “son dakika haberi” Batılı haber medyasınca derhal ve safça benimsendi. Hatta ABD’nin Türkiye ve Suudi Arabistan gibi müttefikleri bile İsrail’in iddia olunan hava saldırısını sert bir şekilde kınadı. Filistin Yönetimi, Mısır ve Ürdün’ün liderleri, ABD Başkanı Biden ile yapılması planlanan toplantıyı iptal etti. Öfkeli protestocular Beyrut’tan Bağdat’a kadar her yerde yürüdü. Fakat ilk haberlerden birkaç saat sonra olayların çelişen bir versiyonu geldi: İsrailli sözcüler, kayıpların İsrail’in bir bombasından değil, rotasından çıkan bir Filistin İslami Cihad roketinden kaynaklandığını iddia etti. İsrail, iki teröristin korkunç kazayı tartıştığı iddia edilen bir ses kaydını bile yayımladı. Bellingcat’tan Eliot Higgins ve eski BM savaş suçları araştırmacısı Marc Garlasco gibi bağımsız açık kaynak istihbarat uzmanları, patlama alanındaki fotoğraf ve video incelemelerinin, bir İsrail bombasının bırakabileceği türden bir çukur yaratmadığını söylediler. Biden, İsrail ziyareti sırasında ABD Savunma Bakanlığının kendisine patlamadan “diğer tarafın” sorumlu olduğunu söylediğini ifade ederek onların iddialarına destek verdi. ABD istihbaratı da İsrail’i akladı. Bulgularını inceledikten sonra Senato İstihbarat Komitesi de bunu yaptı.”
Gazete haberini, İsrail’in iddiasının güçlü olduğunu belirterek ve Hamas’ı ‘terör örgütü’ olarak tanımlayarak bitirdi.
BİDEN İSRAİL’E SAHİP ÇIKTI
The Wall Street Journal de ABD Başkanı Joe Biden’ın hastane bombardımanında İsrail’e sahip çıktığını haberleştirdi. Haberin ilgili kısmı şöyle:
ABD’nin Hamas’la savaşta uzun süredir müttefikine verdiği desteği bir kez daha teyit eden ABD Başkanı Biden, Gazze’deki bir hastanede meydana gelen ve çatışmanın ne kadar dengesiz olduğunu ortaya koyarak gerilimin tırmanmasına dair endişeleri artıran ölümcül patlamadan İsrail’in sorumlu olmadığına inandığını söyledi. Biden, çarşamba akşamı İsrail’den ayrılmadan önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya “Dün Gazze’deki hastanede meydana gelen patlama beni derinden üzdü ve öfkelendirdi ve gördüklerime göre bunu siz değil diğer takım yapmış gibi görünüyor.” dedi.
Al Monitor ise hastane saldırısının kimin yaptığına değinmeden tarafların birbirini suçladığını ifade ederek bombardıman sonrası gelişen protestoları haberleştirdi.
HASTANE SALDIRISI ARAP LİDERLER ÜZERİNDE BASKI YARATTI
Deutsche Welle de internet sitesinde hastane bombardımanından İsrail’i sorumlu tutmadı. Ancak bombardımanın Arap liderleri üzerinde baskı yarattığını işledi.
Haber şöyle:
“Gazze’deki çok sayıda ölüm, kaynağı ve nedeni hala tartışmalı olsa da Arap ülkelerinde öfke ve kızgınlığın artmasına neden oluyor. Arap siyasetçiler kendilerini İsrail’e karşı tavır almak zorunda hissediyor. Bu arada İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Tel Aviv’de bir araya gelen ABD Başkanı Joe Biden -17 Ekim salı gecesi Gazze’deki El-Ahli-Arap hastane yerleşkesinde meydana gelen patlamaya atıfta bulunarak- ilk değerlendirmeyi yaptı: “Gördüklerime dayanarak bunun sizin değil, karşı tarafça gerçekleştirildiği anlaşılıyor.” dedi. Filistin Sağlık Bakanlığına göre roket saldırısında 500 kadar insan ölmüş olabilir. Neticede ABD tarafı da yaptığı açıklama ile patlamanın nedenine ilişkin yorum savaşına müdahil oldu. Ölü sayısının yüksek olmasının, İsrail ve Hamas’ın yanı sıra bölgede İsrail’i eleştiren ya da İsrail’e düşmanlık besleyen diğer aktörler arasındaki çatışmayı körüklediği daha şimdiden açık. Daha şimdiden birçok Arap ve Müslüman ülkede protestolar patlak verdi ve bazıları şiddete dönüştü. Olay, çok sayıda kurban olması nedeniyle konu son derece hassas. Dolayısıyla patlamanın ardından İsrail ve Gazze Şeridi’nden tepkiler gecikmedi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve İsrail ordusu patlamanın sorumluluğunu reddetti. Aksine kazanın radikal grup ‘İslami Cihad’ tarafından fırlatılan başarısız bir roketten kaynaklandığını söylediler. İsrail kanıt olarak diğer şeylerin yanı sıra, iki Hamas yetkilisi arasında geçtiği iddia edilen bir telefon konuşmasını sundu. İsrail ordusu aynı zamanda Hamas’ın medya savaşının bir parçası olarak kasıtlı olarak yalan beyanlarda bulunduğundan söz etti. İran tarafından desteklenen militan bir grup olan İslami Cihad İsrail’in açıklamalarını kategorik olarak reddederken Almanya, Avrupa Birliği (AB), ABD ve diğer bazı ülkeler tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılan radikal İslamcı Hamas da İsrail’in açıklamalarını reddediyor. Hamas ve İslami Cihad yaşanan felaketten İsrail’i ve Gazze’ye yönelik hava saldırılarını sorumlu tutuyor. Ve bölgede bu şekilde düşünenler sadece onlar değil.”
‘Hükümet Başkanları Kendilerini Konumlandırıyor’
“Durumun patlamaya hazır niteliği, bazı Arap devlet ve hükümet başkanlarının yanı sıra, genellikle “Batı yanlısı” kampın bir parçası olarak görülen ve hatta bazıları İsrail ile diplomatik ilişkilerini sürdüren diğer üst düzey politikacıların tepkilerinden de anlaşılıyor. Geneli kazadan kısa bir süre sonra Hamas ile aynı görüşü benimsediler: Onların bakış açısına göre patlamadan İsrail sorumlu. Bu arada Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas “korkunç bir suçtan, bir soykırımdan” söz etti ve İsrail’i destekleyen ülkelerin de sorumlu olduğunu söyledi. Abbas ayrıca Ürdün ve Mısır Devlet Başkanları gibi ABD Başkanı Biden ile planlanan dörtlü toplantıyı da iptal etti.“
Haberde İran çatışmaları körüklemekle suçlandı.
BİDEN’IN ‘CESUR GİRİŞİMLERİ’ SEKTEYE UĞRADI
The Independent ‘hastane bombardımanı’nın ABD Başkanı Joe Biden’ın barış için yaptığı ‘cesur’ girişimi baltaladığını yazdı. Haberin ilgili kısmı şöyle:
“Gazze’deki bir hastanede meydana gelen korkunç patlama, ABD Başkanı Joe Biden’ın kendi inisiyatifiyle felaketi önlemeye yönelik cesur girişimini tamamen gölgede bıraktı. Patlamanın büyüklüğü ve ayrıntıları dünyayı yeniden ve haklı olarak dehşete düşürdü. Biden, yüzünde ciddi bir ifade bulunan İsrailli mevkidaşı Binyamin Netanyahu ile fotoğraf çektirmeye gittiğinde, acil durum çalışanları hala olay yerinden ceset parçaları topluyordu.
Mekik diplomasisi için hiçbir zaman elverişli bir zemin olmayacaktı ve herhangi bir ABD başkanının böyle bir göreve titiz bir ön çalışma ve başarı beklentisi olmadan gitmesi son derece olağan dışı. Bir ABD başkanının savaş bölgesini ziyaret etmesi ise daha da alışılmadık, hatta benzersiz bir durum. Ancak başarı elde edilmesi zor görünüyor. Hastane saldırısından kimin sorumlu olduğuna dair henüz net bir fikrin olmaması trajediyi daha da derinleştiriyor. Biden’ın Batı Şeria, Ürdün ve Mısır’a yapmayı planladığı ziyaretlerin tümü, katliamın İsrail’in hava saldırısından kaynaklandığı gerekçesiyle iptal edildi.”
Haber de hastanenin bombalanmasından ise Filistinli bir direniş örgütü olan İslami Cihad sorumlu tutuldu.
The Telegraph da hastaneye yönelik saldırının sorumlusu olarak İslami Cihad’a işaret etti.